Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener, 29 Mart Çarşamba günü TBMM grup toplantımızda;
İnsanlarımızın vicdansızca fakirleştirildiği, milletimizin insafsızca kutuplaştırıldığı, devletimizinse şuursuzca güçsüzleştirildiği ucube döneme,
Tam 1 buçuk ay sonra milletçe vereceğimiz tarihi karara,
Türkiye’nin geleceği için vadedilen seçeneklere,
Kabine üyelerinin milletvekilliği telaşına,
Bir süredir ortada görünmeyen Nebati Bakan’a,
Son 5 yıllık devri iktidarlarının ilk 4 buçuk yılında yapmadıkları şeyleri, şimdi yapmaya başlayan iktidara,
Emeklilerimize verilecek olan bayram ikramiyesine ve en düşük emekli maaşına,
Ak Parti usulü temel atma törenine,
İktidarın, depremzedelerimize bir yılda teslim etme sözü verdiği konutlara,
Sayın Erdoğan’ın deprem bölgesinde; “Burası CHP’li demedik. Bunlar da vatandaşımız dedik.” sözlerine,
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ne Sayın Erdoğan’a, ne ucube sistemine ne de “kadro” diye yutturmaya çalıştığı beceriksiz kabinesine mecbur olmadığına,
11 Büyükşehir Belediyemizin de nasıl canla başla çalıştığını, nasıl yardıma koştuğunu, nasıl kucak açtığını en iyi deprem bölgesindeki insanlarımızın bildiğine,
Depremden zarar gören illerimizi; hastanesiyle, insani sanayi bölgeleriyle, okullarıyla, turizm merkezleriyle, parklarıyla, spor alanlarıyla Türkiye’nin yeni cazibe merkezleri hâline getireceğimize,
14 Mayıs’ın tek adam rejimini savunanlarla Cumhuriyet değerlerini savunanların seçimi olacağına ve bu mücadelenin güvencesinin İYİ Parti olduğuna,
Partimizde başlattığımız demokrasi şölenimize,
Millete rağmen değil, milletle beraber yürüyen siyaset anlayışımıza dair görüşlerimizi paylaştı.
Konuşmasına 21 yıldır Ak Parti iktidarının sebep olduğu sorunlara vurgu yaparak başlayan Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener, 45 gün sonra tarihi bir karar verileceğinin altını çizerek;
‘’Hiç şüphem yok ki; 45 gün sonra milletimiz, en doğru kararı verecek. Her tarihi dönemeçte olduğu gibi, o büyük ferasetini, yine cümle aleme gösterecek. Kendisini unutanlara, yok sayanlara şanlı iradesinin gücünü, yeniden hatırlatacak! Takvimler, 14 Mayıs 2023’ü gösterdiğinde; hesap vakti, nihayet gelip çattığında; o sandıkla, baş başa kaldığında; bu aziz millet tıpkı daha önce, defalarca yaptığı gibi bugüne kadar yapılan, tüm yolsuzlukların hesabını soracak! Tüm hırsızlıkların, tüm arsızlıkların, hesabını soracak! Uğradığı tüm hakaretlerin, şahit olduğu tüm ahlaksızlıkların, hesabını soracak! Ve eminim ki o kutlu gün geldiğinde, kazanan Türkiye olacak!’’ dedi.
Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener, önümüzdeki seçimlerde Türkiye’nin geleceği için vadedilen seçeneklerin artık daha açık bir şekilde ortada durduğunu söyleyerek Millet İttifakı ve Cumhur İttifakı arasındaki büyük ayrıma şu sözlerle vurgu yaptı:
‘’Bir tarafta seçim kazanmak uğruna; kadınlara, şiddeti, ölümü, tacizi, tecavüzü reva görenler var. Diğer tarafta ise kadınların, çocukların, gençlerin; hakkını, hukukunu, koruyup, iyileştirmek isteyenler var.
Bir tarafta; ‘Ne Mutlu Türküm Diyene’ demekten rahatsız, Atatürk’ümüze, Cumhuriyet değerlerimize de düpedüz gıcık olanlar var. Diğer tarafta ise; her 10 Kasım’da hüzünlenenler,
‘Varlığım Türk Varlığına Armağan Olsun’ diye and içenler var!
Bir tarafta; Başkent’in göbeğinde yaşanan alçak bir cinayete, Sinan Ateş’in katillerine göz yumanlar var. Diğer tarafta ise; Sinan Ateş’i unutmayacak, unutturmayacak ve katillerinden de teker teker, hesap soracak olanlar var!
Bir tarafta; gücünü, rant şebekelerinden, simsarlardan, mafyalardan alanlar var. Diğer tarafta ise gücünü, yalnızca ve yalnızca, milletin kutlu iradesinden alanlar var.
Ezcümle; bir tarafta düşman karşısında, birlikte kan döküp, kardeş olmuş bir büyük millete çok uluslu bir parçalanmışlık vadeden Genişletilmiş Cumhur İttifakı var.
Diğer tarafta ise Türkiye’nin, birliğini ve beraberliğini demokrasi ile taçlandırmayı vadeden Millet İttifakı var.’’
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı gibi bakanların milletvekili olmasına ilişkin bu durumu kabul etmediklerini ifade eden Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener;
‘’Şimdi bu atanmış bakanlar, arkalarında devletin gücüyle, seçime girip bir de buna, adil ve dürüst bir seçim mi diyecekler? Seçim sürecinde, devletin kaynaklarını, diledikleri gibi kullanıp; sonra da buna, demokrasi mi diyecekler? Hayır! Böyle bir ilkesizliği, böyle bir ciddiyetsizliği, kabul etmiyoruz. Madem tüm kabine üyeleri, ani bir aydınlanmayla vekil adayı olmaya, karar verdiler. O zaman buyursunlar; hodri meydan! İstifa etsinler, öyle aday olsunlar! Madem, milletin teveccühünü, kazanmaya adaylar. O zaman buyursunlar; üzerlerine atanan gömlekleri çıkarsınlar, öyle aday olsunlar! Madem, milletin iradesine teslim olmaya adaylar. O zaman buyursunlar, devletin zırhını çıkarsınlar, öyle aday olsunlar!’’ diye konuştu.
Genel Başkanımız, Bakan Nebati’nin bir süredir ortalıkta görünmediğini ifade ederek; ‘’Memlekette ekonomi perişan, esnaf kan ağlıyorken, çiftçi, tarlasına, yaşlı gözlerle bakıyorken kayıp bakan Nemo’nun neden ortalıkta olmadığını, bileniniz var mı? Ben söyleyeyim. Çünkü şu sıralar, o koltuktan bir kalkarsa bir daha oturamayacağını, en iyi kendisi biliyor da ondan. Ama yanlış olmasın; kendisi bir tek sayın Erdoğan’ın, basın açıklamaları olunca aniden ortalıkla beliriveriyor. O da açıklama yapmak için değil kameralar önünde, spot yer kapabilmek için… Bu arkadaşlar artık, fotoğraf çekilirken bile, rant kovalıyor yani… Ama onu da, maalesef beceremiyorlar. Birbirlerini omuzlayıp, rezil oluyorlar. Ne diyelim? Allah akıl fikir versin.’’ dedi.
Ak Parti iktidarının 4 buçuk yıldır yapmadığı çözümleri, şimdi yapmasına başlamasına ilişkin bunu bir seçim hamlesi olarak değerlendiren Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener; ‘’Bu vesileyle, buradan; Tarım Bakanlığında atama bekleyen, ziraat mühendislerimizi de gündeme getirmek istiyorum. Çiftçilerin dertlerini çözmek, belli ki sizi aşıyor. Nitekim onları, 15 mayıstan sonra, biz zaten çözeceğiz. Ama bari, giderayak, Tarım Bakanlığınızdaki ziraat mühendisi kardeşlerimizin, derdini çözün. Bari giderayak, bir faydanız olsun.’’ diyerek Tarım Bakanlığında atama bekleyen ziraat mühendisleri için iktidara çağrıda bulundu.
Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener; emeklilere verileceği açıklanan 2.000 lira bayram ikramiyesine ve emekli maaşlarının aylığının da en düşük 7.500 lira olarak belirlenmesine ilişkin; ‘’Ancak 7.501 lira alan, bir emeklinin maaşında herhangi bir artış yaşanmayacak. Her ne kadar, sayın Erdoğan, bu artışların bir lütuf olduğunu düşünse de gerçekler maalesef öyle değil. Çünkü; asgari ücretin, 8.506 lira olduğu bir ülkede, 7.500 lira emekli maaşı vermek en hafif tabiriyle emekli vatandaşlarımıza hakarettir.’’ diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yaklaşan seçimleri hatırlatarak konuşmasına devam eden Genel Başkanımız;
‘’Artık hesap vakti geldi, çattı, sayın Erdoğan! 14 Mayıs akşamı, milletimizin gür sesini, iliklerine kadar hissedeceksin. Görmezden geldiğin millet iradesini, dimdik karşında göreceksin. Neden olduğun, tüm çilelerin hesabını teker teker, sandıkta vereceksin. Hiç kusura bakma. 5 yılda yapmadığını, son 6 aya sığdırmaya çalışarak bu hesaptan kaçamazsın. Milletimizin, senin ve beceriksiz arkadaşların için tuttuğu kabarık defter, 14 Mayıs’ta açılacak! Milletimizin şaşmaz terazisi seni 14 Mayıs’ta tartacak! O sandık gelecek ve 14 Mayıs’ta, hak yerini bulacak! Hazır ol, artık çok az kaldı!’’ dedi.
Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener, Hatay’da boş araziye temel döküp, temeli olmayan hastanenin temel atma törenine katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sert sözlerle eleştirdi.
‘’Yıllarca, büyük büyük konuşup; ‘Ben, temel atma törenlerine katılmam. Ben biten işin, açılışını yaparım.” diyecek kadar, şişmiş bir egonun balon gibi öterek sönüşünün ibretlik vesikasından bahsediyorum. Bu fevkalade parlak, bir o kadar da, cüretkar arkadaşlarımız; boş araziye beton döküp, ‘Hastane temeli atıyoruz.’ diye Türkiye’ye yutturmaya kalktılar.’’ diyerek kelimelerin artık kifayetsiz kaldığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hatay’da yaptığı konuşmasında; ‘’Burası CHP’li demedik. Bunlar da vatandaşımız dedik.’’ sözlerine ilişkin konuşan Genel Başkanımız; ‘’Kendine gel sayın Erdoğan! Kendine gel! Ağzından çıkanı kulağın duysun! Sen, 85 milyonun, tamamına karşı sorumlusun. 45 günün kalmış olsa da, sen hâlâ, bu ülkenin, Cumhurbaşkanlığı makamında oturuyorsun. Ayıptır, günahtır. Bir de, bu edepsizlikten sonra, çıkmışsın, devletin ne olduğuna dair, en ufak bir fikrin varmış gibi, bize, devlet ahkamı kesmeye kalkıyorsun… Sen önce git, bir aynaya bak Sayın Erdoğan! Sen bu ülkeyi, yönettiğini mi sanıyorsun? Ben sana söyleyeyim: sen ülke mülke yönetmiyorsun! Sen ihale yönetiyorsun. Sen rant yönetiyorsun. Sen algı yönetiyorsun. Ama sen, devlet yönetemiyorsun.’’ diye konuştu.
Geçtiğimiz günlerde bir televizyon programında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın; ‘’Burası kabile ülkesi değil.’’ sözlerine ilişkin sert açıklamalarda bulunan Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener;
‘’Günaydın! Biz sana zaten yıllardır, aynı şeyi söylüyoruz. Evet doğrudur. Bu devlet, elbette kabile devleti değildir. Ama mesela Türkiye Cumhuriyeti Devleti; senin kabile devleti standartlarına, mecbur da değildir. Mesela Türkiye Cumhuriyeti Devleti ekonomide, hukukta, eğitimde, keyfiyet ve vasatlığa layık da değildir. Mesela Türkiye Cumhuriyeti Devleti; rantçı dostlarının, kasasını dert ettiği kadar, milletinin kesesini dert etmeyenlere, mahkûm da değildir. Ezcümle; Türkiye Cumhuriyeti Devleti ne sana, ne ucube sistemine, ne de, “kadro” diye yutturmaya çalıştığın beceriksiz kabilene hiç ama hiç mecbur değildir!’’ diye konuştu.
Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş ile Kahramanmaraş ve Hataylı depremzedelerle sıklıkla bir araya gelen Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2 büyükşehir belediye başkanının deprem bölgesinde yaptığı faaliyetleri görmezden gelmesini vurgulayarak;
‘’Sen, ‘belediyeler buralara gelmediler’ diye, kendini kandırıyorsun. Ama vatandaşlarımız, onlara; ‘Allah sizden razı olsun’ diyor. Sen, durmadan çamur atıyorsun; ama vatandaşlarımız, onlara; ‘Yüzümüz sizin sayenizde güldü.’ diyor. Sen, ‘bu belediyeler çalışmıyor’ diye, karalama yapıyorsun; ama vatandaşlarımız onlara; ‘Ak Partili belediyelerin yapmadığı güzelliği, siz yaptınız.’ diyor. Bak, bunları, ben söylemiyorum Sayın Erdoğan. Bunları bizzat, vatandaşlarımız söylüyor. Depremin olduğu ilk günden beri; 11 Büyükşehir Belediyemizin de nasıl canla başla çalıştığını, nasıl yardıma koştuğunu, nasıl kucak açtığını, en iyi, deprem bölgesindeki insanlarımız biliyor.’’ dedi.
Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a 15 Mayıs’ı işaret ederek;
‘’Sandık geldiğinde, milletimizin kutlu iradesi, sizi o sandığa gömecek. Bundan kaçış yok ve milletimizin iradesi, 15 Mayıs’ta iktidara gelecek. Korkunun ecele faydası yok. Sana söz, Sayın Erdoğan! O güzel bahar gününde, biz iktidara geldiğimizde, sen utanacaksın. Attığın iftiralardan utanacaksın! Millete söylediğin yalanlardan utanacaksın! Ne kadar aciz, ne kadar beceriksiz olduğunu görecek ve aynadaki suretinden utanacaksın! Üstelik bir gün de değil, her gün utanacaksın! Sana söz, çok az kaldı!’’ dedi.
Millet İttifakı’nı oluşturan diğer partilerle kapsamlı bir deprem raporu hazırladıklarını bir kez daha söyleyen Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener;
‘’15 Mayıs sabahı, ilk işimiz; bu eylem planı ve raporlarda yer alan, somut adımları, hayata geçirmek olacak. Hiç şüpheniz olmasın ki; Hatay’ı da, Kahramanmaraş’ı da, Adıyaman’ı da, Malatya’yı da ayağa kaldıracağız. Nurdağı’nı da, Hassa’yı da, Kırıkhan’ı da yeniden kuracağız. Üstelik öyle, sahte temel atma törenleriyle değil. Hastanesiyle, insani sanayi bölgeleriyle, okullarıyla turizm merkezleriyle, parklarıyla, spor alanlarıyla bu şehirlerimizi, Türkiye’nin, yeni cazibe merkezleri hâline getireceğiz. 21 yıldır, rantçıların elinde, cehenneme çevrilen şehirlerimizi, cennet bahçelerine dönüştüreceğiz. Bu şehirlerimiz, tersine göçün de dinamoları olacak. Depremzedelerimiz, şehirlerine döndüklerinde sadece evlerine kavuşmayacak. Aynı zamanda; modern bir yaşama, kaliteli istihdama dünya standartlarında eğitim veren okullara ve turizm ile canlanan, cıvıl cıvıl sokaklara da kavuşacak. Ezcümle; biz milletimize, sadece dört duvardan ibaret evler, teslim etmeyeceğiz. İçinde huzurla yaşayacakları, pırlanta gibi şehirler teslim edeceğiz.’’ dedi.
Önümüzdeki seçimin kişiler arası rekabetin seçimi olmadığını; bu seçimlerin tek adam rejimini savunanlarla Cumhuriyet değerlerini savunanların seçimi olduğunu ifade eden Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener;
‘’14 Mayıs; hak yiyenlerle hakkın mücadelesini verenlerin seçimi olacak. 14 Mayıs hukuku çiğneyenlerle hukuk düzenini, inşa etmek isteyenlerin seçimi olacak. 14 Mayıs Türkiye düşmanları ile Türk Milleti’ni, hak ettiği Türkiye’ye kavuşturmayı hedefleyenlerin seçimi olacak. Ve hiç kimsenin şüphesi olmasın ki bu mücadelenin sancağını, İYİ Parti taşıyacak! Bu mücadelenin ateşini, İYİ Parti büyütecek! Bu mücadelenin güvencesi, İYİ Parti olacak! Bu mücadelenin kazananı da, tüm Türkiye olacak! Ferdi gayret yuvayı, toplu gayret, vatanı ayakta tutarmış… Biz de, milletimizin iradesinden aldığımız güçle; evelallah, vatanımızı ayakta tutacağız!’’ diye konuştu.
Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener; vadettiği demokrasiyi, adaleti ve liyakati önce kendi partimizde başlattığımızı vurgulayarak, önümüzdeki seçimlerde partimizin milletvekili adaylarını belirlemek için ön seçim gibi işleyecek temayül yoklaması sürecini başlattığımızı söyledi.
Bugüne kadar 3.379 vatandaşımızın milletvekilliği aday adaylığı başvurusunda bulunduğunu ve bu başvuruların yüzde 32’sinin kadınlardan, yüzde 21’inin de gençlerden olduğunu ifade eden Genel Başkanımız, bunun bir gurur kaynağı olduğunu belirterek başvuran herkese teşekkür etti.
‘’1 ve 2 Nisan tarihlerinde gerçekleştireceğimiz, temayül yoklamamız için partimize gönül veren ve üye olarak ailemize güç katan, tüm dava arkadaşlarımı sandıklara davet ediyorum. Gelin, milletin meclisine, milletin iradesini, birlikte taşıyalım. Gelin, milletimizin, sesini duyuracak, milletimizin derdine, derman bulacak, milletimizin, hakkını savunacak vekillerimizi hep birlikte seçelim. Gelin, yanlışı doğrularla kötüyü iyilikle, korkuyu cesaretle, yokluğu zenginlikle, zorbalığı adaletle, haksızlığı hakkaniyetle, yalanları hakikatle yenmek için İYİ Parti’nin demokrasi şöleninde buluşalım!’’ diyen Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener, tüm partililerimizi 1-2 Nisan tarihlerinde yapılacak olan milletvekili aday belirleme seçimlerine davet etti.
‘’Önce millet, önce memleket’’ diyerek yola çıktığımızı ve bugüne kadar da bu yoldan sapmadığımızı ifade eden Genel Başkanımız, konuşmasını;
‘’Devletimizin, yıpranan değerleri, kurumlarımızın, kaybolan itibarı, milletimizin, tükenen hayalleri İYİ Parti’nin vizyonuyla, geri gelecek! Biz, çadırımızı göğe kurduk. İstikametimize, Güneş’i koyduk. Hedefimizi de, milletimizle bir tuttuk. Bizim için; vizyon da budur, misyon da budur, ülkü de budur! Bütün kalpleri yorsalar da, huzuru getireceğiz! Bütün çiçekleri yolsalar da, baharı getireceğiz! Bütün yolları kesseler de, aşıp geleceğiz. Başka bir aşk istemez, aşkınla çarpar kalbimiz, Ey vatan! gözyaşların dinsin, yetiştik çünkü biz!’’ sözleriyle tamamladı.